loading...

Yengemi siktim

Merhaba, adım Osman. 30 
yaşındayım. Konya’nın (adını vermek 
istemediğim) merkeze yakın bir köyünde yaşıyorum. Gelenek 
ve göreneklerine çok bağlı, muhafazakâr bir ailem var. 
Kadınlarımızın tümü kapalı, başörtülü ve türbanlıdır. 
Bir yıl önce amcamın oğlu ölünce, onun dul kalan karısı 
ile evlenmem için ailem bana baskı yapmaya başladı. Bizim 
geleneklerde bir kadın genç yaşta dul kalırsa, hele de çocuklu 
bir kadınsa, aile içinden bir erkekle evlendirilir. Kadının 
gözünün dışarda olmaması, kadına başka erkeklerin 
musallat olmaması içindir bu. Aileyi ve çocukları korumak içindir bir 
de. Ailemin bu kararına, ben sürekli olmaz desem de, sonunda babam 
evlenmezsem beni evlatlıktan ve mirasından 
reddedeceğini söyledi. Ben de mecburen kabul ettim. Oysa sevdiğim 
başka bir kız vardı ve bu yaşananlar sonucu beni terk etti. 



Amcaoğlunun ani gelişen hastalığı onu bizden 
ayırdı. Amcaoğlu ölmeden önce babama ve amcama, “Karıma, 
çocuklarıma sahip çıkın!” diye istekte bulunmuştu. Amcaoğlunun 
son isteği buydu. Babam ve amcam onun bu son isteğini kesin olarak 
yerine getirmek istiyordu. Yengemle aramızda önce imam nikâhı 
kıyılacaktı. Yengem iki kız çocuk annesi bir kadın. 39 
yaşında, kara kalın kaşlı, hafif kilolu, orta 
boyludur. Pek güzel değildir. İki kızı var, 20 ve 16 
yaşlarında. Yengemle (ki ben ona hep ‘Yenge!’ derdim) 
amcaoğlunun evliliği boyunca ilişkimiz son derece resmiydi. Ama 
bazen ona dikkatle baktığım da olurdu. Giydiği eteklerin, 
bluzların altında belli olan kalçaları, götü ve memeleri beni 
azdırırdı. Bizden birkaç sokak ötede küçük bir gecekonduda 
oturuyorlardı. Ama bizim eve sık sık gelip giderdi. 




Yengemle evleneceğim kesinleştikten sonra, bazı akşamlar 
aldığım birkaç öteberiyi bırakmak için 
kapısını çalıyordum. Yine böyle bir akşam 
kapısını çalıp, aldığım birkaç parça yiyeceği 
bırakmak istedim. Kapıyı yengem açtı. Elimdekileri 
mutfağa bırakmak için içeri geçtim. Bana, “Sana da böyle zahmet 
oluyor, sürekli bir şeyler getiriyorsun!” dedi. “Ne zahmeti!” dedim. Bana, 
çay yaptığını, beraber içmemizi teklif etti. “Olur!” dedim. 
Kızları evde yoktu. Banyoya geçip elimi yıkamak istedim. 
Ellerimi yıkarken kenarda duran kirli sepetinin kapağının 
altından bir şeyin sarktığını gördüm. Merak 
ettim. Kapağı kaldırınca kirli çamaşırların 
üzerinde, yengemin krem renkli sutyenini gördüm. Koca memeleri için bunu 
giyiyordu demek ki. Sutyeni burnuma götürüp kokladım. Memelerinin ucu 
sutyende iz yapmıştı ve belli oluyordu. Sutyenin altında 
kırmızı renkli, kenarları dantelli bir külot vardı. 
Bunu da elime aldım. Kokladım. Ter, sabun, sidik ve am kokuları 
birbirine karışmıştı. Külotun üzerinde birkaç kıl 
vardı. Bunlar yengemin amının kıllarıydı sanırım. 



Bu minik külot yengemin koca götünün anca yarısını 
kapatırdı. Benim kapalı, türbanlı yengemin böyle dantelli, işlemeli 
külotlar, sutyenler giydiğini bilmiyordum. Yarağımı 
çıkardım ve külotunu sikime sürtmeye başladım. Sutyeni de 
ağzıma götürmüş, meme ucunun izini yalıyor, öpüyordum. 
İnanılmaz zevk alıyordum o sırada. Kısa bir süre sonra 
boşalacağımı anladım ve kendime engel olmaya çalıştım, 
ama nafile. Büyük bir hışımla yengemin külotuna 
boşalmıştım. Artık yapacak bir şey yoktu. 
Yarağımdaki tüm dölleri külotuyla sildim. Şimdi bu minik 
kırmızı külot benim yapış yapış döllerimle 
kaplanmıştı. Açıkçası ne yapacağımı 
bilemedim, ama yapacak da bir şey yoktu. Sonuçta yengem benim karım 
olacaktı ve beni anlayacağını sanıyordum. Hem belki 
çamaşırları makineye atacağı için fark 
etmeyeceğini düşündüm. Külot ve sutyeni tekrar sepete attım. 



Odaya geçtim. Yengem mutfaktan demliklerle beraber geldi. Sehpanın 
üzerinde bardaklar ve bir tabak bisküvi vardı. Demlikleri yere koydu. 
Bardakları sıcak suyla çalkalayıp çayları doldururken tam 
önümde eğilmişti. Arkasında belli olan koca götünden gözlerimi 
alamıyordum. İçeriye girdiğim vakit üzerindeki uzun kollu ince 
kazağını çıkarmıştı. Gömleğinin üst 
düğmelerini kapatmamıştı ve başındaki 
türbanı ile gömleği arasından pamuk gibi beyaz koynu 
görünüyordu. Eğildiği zaman memelerinin çatalı belli oluyordu. 
Üzerinde uzun ve bol bir eteği vardı, gömlek üzerine dar geliyordu. 
Memeleri dar gömleğin altından dışarı 
fırlayacakmış gibiydi. Çayları doldurduktan sonra havadan 
sudan konuşmaya başladık. Birbirimize henüz isimlerimizle hitap 
etmiyor sadece ‘Sen’ diyorduk. Yengem bana karşı çekingen ve 
saygılı davranıyordu. 



Bu olaydan kısa süre sonra bir akşam evde aile içinde küçük bir tören 
yaptık. Nikâhımız kıyıldı. Daha sonra 
kadınlar ve erkekler ayrı ayrı oturduk. Kadınlar alt kata yengemin 
dairesine indiler. Daha önce orada kiracımız vardı, ama ben yengemle 
evleneceğim için kıracıyı çıkardık. Evde tadilat 
yapıp, yeni eşyalar aldık. Bundan sonra alt katta yengemle 
beraber oturacaktık. Gecekondudan çıkarmıştık onu. 



İlerleyen saatlerde misafirler gidince, babam, “Hadi oğlum, 
aşağı in, bekletme karını!” dedi. Sonra da adet yerini 
bulsun diye sırtıma bir yumruk indirdi. Annem ve yengemin kızları 
da o sırada yukarı gelmişlerdi. Annem de babam gibi, “Hadi 
oğlum, bekletme karını!” dedi, sonra da kulağıma, 
“İyi dölle şu karıyı da, ailemize bir erkek torun versin!” 
dedi. Bunu duyunca istemeden sikimin sertleştiğini hissettim. Evet, 
birazdan yengemi sikip dölleyecektim. O esnada yengemin büyük kızı Özge 
bana bakıyordu sürekli. Birazdan annesini sikecektim. Özge’nin 
dudaklarını ısırdığını gördüm. İtiraf 
etmeliyim ki, annesinin yerine onu sikmek isterdim. Özge dolgun hatlı, 
orta boylu, güzel bir kızdı. Giydiği mavi elbisesinin 
altında büyük ve dik memeleri belli oluyordu. 



Aşağı indim, yengem oturma odasında oturuyordu. Mor 
elbisesi vücudunu sarmıştı ve hatlarını belli 
ediyordu. Başında da yine mor renkli parlak türbanı vardı. 
Beni görünce biraz heyecanlandı. Yanına oturdum. Eline geçen 
akşam kına yakmışlardı. Bana değil yere 
bakıyordu. Ona, “Sen bana amcaoğlunun emanetisin! Bunu nasıl 
kabul ettiğimi ben de bilmiyorum!” deyince, bana bakmadan, “Töremiz 
böyle!” dedi. O her şeyi baştan kabul etmişti. Ben sessiz 
kaldım. Ardından elini tuttum, ayağa kalktım ve onu da 
kaldırıp içeriye, yatak odasına götürdüm. 



Çok heyecanlandı, ellerinin titrediğini hissediyordum. Odaya girince 
kapıyı kapadım. Bana, “Ben hazırlanayım, istersen sen 
dışarı çık!” dedi. Onu kırmak istemedim. 
Dışarı çıktım. Beş dakika kadar sonra 
kapıyı tıklatıp, “İçeri geleyim mi?” diye sordum. 
“Evet!” dediğini duyunca yavaşça kapıyı açıp içeri 
girdim. Işığı söndürmüştü ve içerisi 
karanlıktı. Kalın kadife perdeler nedeniyle sokak 
lambasının ışığı içeriye vurmuyordu. Bunun 
üzerine kapıyı açıp içerdeki banyonun lambasını 
yaktım. Şimdi içeriye loş bir ışık vuruyordu. 
Üzerimdekileri tek tek çıkardım ve tamamen çıplak kaldım. 
Yorganı kaldırıp yatağa girdim. 



Kolum yengemin vücuduna değince irkildi. Üzerine gecelik 
giymişti. Yavaşça yan döndüm ve onu yanaklarından öpmeye 
başladım. Ellerimi de vücudunda gezdiriyordum. Elimi geceliğinin 
içinden sokup kalçalarını avuçladım. Etli kalçalarına 
dokunan elim onu biraz ürpertti sanırım. Kalçaları pürüzsüzdü. 
Bakımlı bir kadın olduğu belliydi. Geceliğinin içine 
külot giymemişti. Elimle götünü okşamaya başladım. Göt 
yanaklarını sıkıyor, yoğuruyordum. Elimi amına 
atınca, “Iıhh!” diye bir ses çıkardı. Amını 
okşamaya başladım. Amı tertemiz ve kılsızdı. 
Ona, “Ağda mı yaptın?” diye sorunca, “Bu sabah temizledim!” dedi. 



Am dudakları etli ve büyüktü. Onları parmak uçlarımla 
sıkıyordum. Amının içine orta parmağımı 
sokup çıkarmaya başladım. Yengem hiç tepki vermiyordu. Ama 
amının sulandığını anladım. Amının 
içindeki parmağım ve elim su içinde kalmıştı. 
Diğer elimi de geceliğinin yakasından içeri soktum ve sutyensiz 
memelerini avuçlayıp sıkmaya başladım. Geceliğinin 
yakasını aşağı sıyırarak memelerini 
çıkardım. Memeleri büyük ve dolgundu, ama çocuk doğurduğundan, 
bir de yaşından dolayı sarkmışlardı. Meme 
uçlarını sıkıyor, dudaklarımla emiyordum. Ben küçük 
küçük ısırıklar atarken, yengemin hafif hafif inlediğini 
duyuyordum. Artık dayanacak halim kalmamıştı, 
“Bacaklarını aç!” dedim sessizce. Yengem belini havaya 
kaldırıp geceliğini yukarı sıyırdı. Ben de 
doğrulup açık bacaklarının arasında yerimi aldım. 
Yorganı üzerimden atınca, altımda geceliği beline kadar 
sıyrılmış ve bacakları iki yana açık yengemi gördüm. 



Yarağıma bakıyordu o esnada. Yarağım kazık gibi 
olmuş ve havaya doğru tüm haşmetiyle kalkmıştı. 
Dizlerimin üzerinde eğildim. Derken yarağımın kafası 
yavaş yavaş amından içeri doğru girmeye 
başlamıştı. Bu sırada yengemden,“Iığğh!” 
diye hafif bir inleme geldi. Yarağım amına girdikten sonra, önce 
yavaş yavaş içinde gidip gelmeye başladım. Ayaklarımla 
yataktan destek almış, onu misyoner pozisyonunda sikiyordum. Yengemden 
hiç ses çıkmıyor, kollarını iki yanına 
uzatmış öylece yatıyordu altımda. Yüzünü, 
yanaklarını, dudaklarını öpüyordum. Saçlarından hafif 
bir parfüm kokusu geliyordu. Memelerini emiyor, uçlarını hafif hafif 
ısırıyordum. 



Daha sonra hızlanmaya ve daha çok sokmaya başladım. Yengemin 
üzerinde gidip gelip, zevkten iniltiler çıkarırken, o sadece 
altımda yatıyordu. Karyola gıcırdamaya 
başlamıştı. Karyolayı nikâhtan önce beğenip 
almıştım. Pirinçten yapılma güzel bir karyolaydı. Amı 
amcaoğlu tarafından yıllardır sikildiği için ve çocuk 
doğurduğundan genişlemişti. İçine girip çıkarken 
zorlanmıyordum. Amının içi kaygan ve sıcaktı. 



Yengemin sessiz kalması beni daha da azdırmış ve 
sinirlendirmişti. Acaba yarağım ona küçük mü gelmişti? Zevk 
almıyor muydu? Kafamda bu türlü sorular varken daha da 
hızlanmıştım ve şimdi karyola gacır gucur sesler 
çıkarıyordu. Amından çıktım. Onu belinden tutup biraz 
daha geriye kaydırdım. Bacaklarını kaldırıp 
havaya dikince amı belirdi. Elimle yarağımı amına 
hizaladım ve yavaş yavaş tekrar içine girdim. İki yana 
açtığım bacaklarını omzuma koydum ve bu şekilde 
daha şiddetle sikmeye başladım. Yarak darbelerimle vücudu 
altımda sallanıyordu. Yengemden yavaş yavaş “Aah, aah!” 
diye sesler gelmeye başlamıştı. Yatağın 
çıkardığı sesler daha şiddetliydi bu sefer. 
Yukarıda annemle babamın yatak odası vardı. Onların 
yataktan çıkan sesleri duyuyor olabileceklerini düşündüm. 



Bu kez bacaklarını tekrar ayırdım ve “Bacaklarını 
iyice ayır, tut onları!” dedim. Yengem dediğimi yaparak 
bacaklarını iki yana iyice açtı ve alttan kalçalarını 
tuttu. Yatak başından tutarak güç aldım ve var gücümle öne 
doğru bastırınca, yarağımın taşaklarıma 
kadar amına girdiğini sezdim. Yengemden çığlık atar 
gibi, “Ahh!” sesleri gelmeye başlamıştı. Yatak 
başından aldığım güçle hayvan gibi sikiyordum onu. 
Memeleri sağa sola, ileri geri sallanıp duruyordu. 
İnanılmaz zevk alıyordum. Her seferinde daha büyük bir güçle amına 
soktukça, “Nasıl? Böyle iyi mi? Ha? Söyle bana, kocan hiç sikti mi seni 
böyle? Hadi söyle!” deyip duruyordum. Yengemden ise sadece şiddetli, 
“Ahh!” sesleri geliyordu. 



Odanın içi, yatağın gıcırdaması, yengemin, ‘Aah 
aah’ sesleri, taşaklarımın kasıklarına çarptıkça 
çıkan ‘Şlap şlap’ sesleri ile dolmuştu. Boşalmaya 
niyetim yoktu. Onu hayvan gibi sikerken altımda iki büklüm olmuştu. 
Amından çıktım ve birşey demesine fırsat vermeden yüz 
üstü çevirdim. Dizlerinin üzerinde doğrulmasını istedim. 
Elleriyle yatak başından tutarak destek aldı ve dizlerinin 
üzerinde domaldı. Arkasında yerimi aldım. 



Göt yanaklarını iki yana iyice açınca oldukça kıllı ve 
bir çukur gibi duran göt deliği belirdi. Başparmağımla 
deliğine bastırdım. Parmağım vıcık 
vıcık ter içinde kaldı. Sert kılları 
hissetmiştim. Başını ve belini iyice eğmesini 
söyledim. Bacaklarını ayırdım. Yarağımı 
tekrar amına soktum. Belinden sıkıca tuttum ve gittikçe 
hızlanmaya başladım. Yengem yine, “Ahh, ahh!” sesleri 
çıkarmaya başlamış, yatak da az önceki gibi sallanmaya ve 
gıcırdamaya başlamıştı. Kalçalarına çarpan 
kasıklarımdan çıkan sesler odanın içinde yankılanıyordu. 



Yengem yatak başından sıkıca tutmuş acı içinde 
inlerken, ben boşalacağımı anladım. Daha 
hızlı ve daha sert sikmeye başladım. Yengem 
aldığı yarak darbeleriyle, “Imm, ahh, ohhh, ığhh!” 
diye inlerken elimi saçına attım ve uzun saçlarını elime 
doladım. Bir elimle belini tutmuş, diğeriyle saçına 
sıkıca asılmıştım şimdi. Boşalmama 
birkaç saniye kalmışken daha hızlı ve daha sert pompalamaya 
başladım. Ve sonunda zevk dalgası tüm vücudumu sardı. 
Elektrik çarpmış gibi oldum. Tüm döllerimi amına 
akıttım. İnanılmaz bir zevk almıştım. Daha 
önce hep para karşılığı kadınlarla beraber 
olmuştum. Kısa süre içinde kadını sikip 
boşalıyordum. Ama şimdi benim bir karım vardı ve onu 
nasıl istersem sikebiliyordum. Bir süre daha amına sokup çıkarmaya 
devam ettim. Yatağın gıcırdamaları azaldı. Derken 
yavaş yavaş amından çıktım. Odadan çıkıp 
banyoya geçtim... 



Yarağımın üzerinin döllerim ve yengemin amının sıvıları ile 
kaplandığını gördüm. Tuvalet kâğıdı ile 
yarağımı iyice sildim. İçeri geçtim ve 
ışığı yaktım. Yengem yatağın 
kenarında oturuyordu. Dağılmış bir haldeydi. Ter 
içinde kalmış, saçları dağılmıştı. 
Geceliğinin açık yakasından memelerinin üst kısmı, 
altında toplanmış geceliğinin kenarından beyaz 
kalçaları görünüyordu. Hiçbir şey demeden yere bakıyordu. 
Yanına gittim. Yarağımın kalkıklığı 
henüz geçmemiş, ona doğru uzanıyordu. Yengem o esnada 
yarağımı görünce elini ağzına götürdü. Ona, “Bak 
sevgilim, az önce bu yarağı yedin!” dedim. Yarağım 
damarlarının içine dolan kanla kıpkırmızı bir 
haldeydi. Elini tutup yarağıma değdirdim. Çekmek istedi ama 
engel oldum, “Tut onu, korkma!” dedim. Elimi çekince yengem küçük elleriyle 
yarağımı okşamaya başladı. Ona, “Zevk aldın 
mı bebeğim?” diye sorunca sessiz kaldı. Tekrar sorunca 
kızarmış bir yüzle bana bakıp, başını ‘Evet’ 
anlamında salladı. O anda dünyalar benim olmuştu. 



Bir süre bu şekilde okşayınca yarağım yine 
sertleşmeye ve kalkmaya başlamıştı. Onu elinden tutup 
kaldırdım ve içeriye salona götürdüm. Yatak odası ve banyonun 
ışığı salona vuruyordu. Ortadaki masaya 
domalttım. Elleriyle masanın kenarlarından sıkıca 
tutuyordu. Bacaklarını açmasını söyledim. Ardından 
götünün yanaklarını iyice ayırınca alttan beliren 
amına yavaş yavaş girdim. Gittikçe hızlanmaya ve daha sert 
abanmaya başladım. Masa az önce yatağın 
çıkardığına benzer sesler çıkarmaya başladı. 
Masanın üzeri henüz toplanmamıştı. Üzerinde 
kadınlardan arta kalan bardaklar, tabaklar, çatal ve kaşıklar 
vardı. Masanın ayaklarından gelen gıcırdama sesleriyle 
birlikte tabak çatalların birbirine değerken çıkardığı 
sesler de geliyordu şimdi. 



Göt yanakları kasık 
darbelerimle birlikte şiddetle yaylanıyor, terli 
vücutlarımızdan gelen ‘Şlap şlap’ sesleri odayı 
dolduruyordu. Masanın karşısındaki duvarda büyük bir ayna 
vardı ve kendimizi görebiliyorduk. Yüzünden zevk aldığı 
belli oluyordu. Gözlerini kapatmış bir halde kısık sesle 
inliyor, hızlı hızlı nefes alıp veriyordu. Büyük 
memeleri deli gibi sallanıyordu sürekli. Aynadaki görüntü beni daha da 
azdırmıştı ve hızlandıkça hızlandım. 
Abandıkça abandım. Masanın üstündeki tabak çanaklar birbirine 
vuruyor, titrerken sesler çıkarıyordu. Derken kenarda duran bir 
tabakla içindeki bardağın çıplak parke zemine düşüp 
kırılma sesi geldi. Ama ben aynı şekilde onu sikmeye devam 
ediyordum. Yengem bir ara paniğe kapılır gibi oldu. Ama daha 
sonra az önceki gibi yüksek sesle, “Ahh, ahh!” diye sesler çıkarmaya 
başlamış, kendini yarağıma doğru gerisin geri 
iter olmuştu. Götünü sağa sola oynatarak yarağıma 
bastırıyordu. Yarağım taşaklarıma kadar amındaydı 
yine. Aldığım zevki tarif edemiyorum. Birkaç dakika bu 
şekilde devam ettik. Boşalacağımı anlayınca 
aniden amından çıktım. Hemen boşalmak istemiyordum çünkü. 



Yengem aniden amından çıktığım için 
şaşırmış gibiydi. Onu köşedeki tekli koltuğa 
oturttum ve götünü iyice havaya dikecek şekilde bacaklarını iki 
yana açmasını söyledim. Koltuğun üzerinde iki büklüm oldu, 
dediğim gibi yapınca götü havaya dikildi ve amı iyice belli oldu 
ve ortaya çıktı. Şimdi banyonun ışığı 
tam üzerimize geliyordu. Yengemin etli am dudaklarının 
arasındaki sulu deliğine yarağımı tek hamlede soktum. 
Amının içi sıcacıktı ve iyice 
ıslandığı için girip çıkarken zorlanmıyordum. 



Ayaklarımı geriye attım ve koltuğun kenarlarından 
tutarak şınav çeker gibi yengemin amına girip çıkmaya 
başladım. Bu pozisyonda ağır ağır hareket ediyor, 
yarağımı amının en derinlerine kadar sokuyor ve 
çıkarıyordum. Üzerinde eğilip kalkıyor, eğildiğim 
zaman yarağım amının derinliklerine girerken, 
dudaklarını öpüyor, emiyordum. Yengem, “Imm, ığhh!” diyerek 
inliyor, gözleri kapalı halde dudaklarını emiyordu. Yavaş 
yavaş hızlanmaya başladım. Koltuk, yengemin 
ağırlığı ve benim abanmalarım nedeniyle yerinde 
oynamaya başlamıştı. Parke zeminin üzerinde takır 
tukur sallandıkça evin içinde yankılanıyordu sesler. 



Kısa bir süre için amından çıktım ve dizlerimi iyice 
bükerek yarağımı tekrar amına soktum. Bu şekilde daha 
güçlü bir şekilde sikmeye başladım. Yengem koltuğun 
üzerinde iki büklüm, bacaklarını havaya dikmiş haldeydi. 
Koltuğun kenarlarından sıkıca tutan kollarıma tutundu 
ve bacaklarını omzuma koydu. Yorulduğu belliydi. Ben daha 
hızlı ve daha güçlü şekilde sikerken sürekli, “Ahh, ımm, ohh, 
ahh!” diye diye söyleniyor, omzuma koyduğu bacakları yaylanıp 
sallanıyordu. Bu pozisyonda koltuğun çıkardığı 
sesler de çoğalmış, koltuk geriye doğru hareket etmeye 
başlamıştı. Koltuğun ayakları zemine 
şiddetle çarptıkça çıkan seslere yengemin inlemeleri ve 
kasıklarımın kalçalarına çarptıkça çıkan sesler 
karışıyordu. 



Sonunda tüm gücüm tükenmişti, vücudumu yine elektrik çarpmış 
gibi oldu ve döllerimi amına akıttım. Bir süre daha amında 
gidip geldim. Yarağımı çıkarınca üzerinin ilk 
seferdeki gibi döllerim ve yengemin amının sıvıları 
ile kaplandığını gördüm. Döllerim amından 
kasıklarına ve koltuğa akıyordu. Onu tutarak ayağa 
kaldırdım. Beli tutulmuş gibiydi ve, “Aay, ahh!” diyerek belini 
tutuyordu. Onu koltuğa oturttum. Daha sonra banyoya girdim ve duşu 
açtım. Sıcak suyun gelmesini beklerden içeri geçip yengemi elinden 
tutarak kaldırdım, “Hadi birtanem, gel yıkanalım!” dedim. 
Birlikte banyoya girdik. Sıcak su bizi kendimize getirmişti. Karı 
koca birbirimizi güzelce yıkadık. 



Banyodan sonra kurulandık ve beraber yatağa girdik. Yengem geceliğini, 
ben de külotumu giymiştim. Ona, “Zevk aldın mı?” diye sorunca 
çok utandı. Üsteleyince, “Evet!” dedi. Sonra o da bana, “Sen aldın 
mı?” diye sordu. “Hem de çok!” dedim, onu alnından öptüm. Birbirimize 
sarıldık. O sırada yengem, “Birşey soracağım, ama 
doğru cevap ver!” dedi. “Ne soracaksın, sor!” dedim. Benden sürekli 
gerçeği söylemem için söz vermemi istiyordu. Sonunda, “Tamam, söz, hadi 
sor!” dedim. Bana, “O akşam geldiğinde banyoda külotuma 
boşalmışsın...” dedi. Bunu söylerken kıkır 
kıkır gülüyordu. Ben bunu unutmuştum, “Çok mu utandın?” 
diye sordum. “Yoo, niye utanayım ki? Sen benim kocamsın sonuçta! Beni 
çok mu istemiştin o akşam?” dedi. “Evet, niye sordun şimdi bunu?” 
dedim. Yüzünde gülümseme vardı, “Biliyormusun, ben de seni çok istemiştim!” dedi. 
Birbirimize sarıldık ve uyuduk.
Google Plus'ta Paylaş

Türk Porno Arşiviniz Unknown

Cepten Bedava En Yeni HD Sikiş Videoları ve Porno Sex İzle İndir ... Description: Türk kızı teen genç liseli porno izle indir banyo pornoları movil genç liseli sikiş ... yeni pornolar fake taxi fake hospital ve public porn kategorilerimizde vardı hepinizi sitemizde mutlu sıcak dakikalar geçirmeye bekliyoruz..hamile pornoları kanlı kızlık bozma pornoları en özel sex hikayeleri nette ilk görülecek çizgi porno filmler Porno, seks izle, sikiş izle, porno indir, mobil, türbanlı, türk porno, sikiş indir, sesli, türkçe, yerli, bedava seks erotik filmleri izle. en güzel animasyon çizim anime pornolar ile sitemizde güzel vakit geçireceksiniz ayrıca yorumlaşarak kendinize sex partneride bulabilirsiniz sitemizdeki videolar izinli paylaşılmıştır sizde porno resim ve porno videolarınızı göndererek yayınlanmasını isteyebilirsiniz
    Blogger Comment